Ortodoks Türklər

Bu gün, 12:04           
Ortodoks Türklər
Karamanlılar, yani Türkçe konuşan Rum asıllı (Tarix hələ Rum əsilli Türcə qonuşanlara şahidlik etməyib! Karamanlılar təmi Türk əsillidirlər! TEREF) Ortodoks Anadolulular, Mersin’den Amasya’ya, Tokat’a, Kastamonu’ya uzanan, Konya, Sivas, Yozgat, Kırşehir, Nevşehir, Niğde ve Kayseri’nin birçok ilçesini kapsayan ve Karaman diye anılan bir bölgede yaşıyorlardı; ta ki Lozan sonrasında mübadeleye maruz kalana kadar.
Onlardan bir olan (Kayseri’nin ilçesi) Zincirdereli Stavros Stavridis, 1896 yılında, Karamanlı türkülerini kayda geçirip yayımladı. “Anatol Türküleri” adıyla basılan bu kitapçık, aynı zamanda Osmanlı’da yayımlanan ilk türkü derlemesiydi. Çalışmanın içinde Stavridis’in Kapadokya bölgesinde derlediği 126 türkü vardı ve kitapçık o dönem, Anadolu’nun Hıristiyan yerleşimlerinden 600 Ortodoksun desteğiyle, Türkçe yayımlanan Anatoli gazetesinin matbaasında basıldı.
Şimdi bu eser 121 yıl sonra gün yüzüne çıkıyor. Evangelia Balta ve Ari Çokona’nın yayına hazırladığı, Semih Poroy’un desenleriyle zenginleştirdiği kitap, Literatür Yayınevi tarafından okura sunuldu.
Önsözde aktarıldığına göre, Osmanlı’nın son döneminde, 1890’lı yıllarda, Atina ile İstanbul Helen Edebiyat Cemiyeti eliyle, Anadolu’da yaşayan Ortodoks Rumlara, Türkçe yerine Rumca konuşmaları dayatılıyordu. Yunanca eğitim –birçok yeni okulun açılması, köylere kitap ve öğretmenlerin gönderilmesiyle– Anadolu’da yaygınlaşmaya başlamıştı. Siyasi ve ideolojik ortam değişmekteydi. “Dolayısıyla –Grek harfleriyle yazan ama– Türkçe konuşan Anadolu Rumlarının kültürel birikiminin önemli bir bileşeni olan bu müzik geleneği, nüfusun anadilini yitirmesiyle tedricen yok olacaktı.” Bu tehlikeyi sezen Stavros Stavridis, kültürel birikimi gelecek nesillere ulaştırabilmek için Karamanlı türkülerini kayda geçirdi.
Bugün baktığımızda, yayımladığı kitabın Stavridis’in öngörüsünü aşan anlamları olduğunu görüyoruz. Günlük hayattan sahneler sunan türküler, o dönemde Anadolu’daki yaşam hakkında bilgiler veriyor:
“Tophane’den tütün aldım yüz dirhem
Yosmam seni bu yerlerde gezdirem
Ak gerdana yüzlük altın düzdürem.
Oğlan düğmelerin sıradır sıra
Biz de sürgün gidiyoruz Mısır’a
Üç kişiyi göndermişler Mosul’a.”
Ayrıca “türküler, eski Türkçenin kaybolmakta olan unsurlarını içerdiklerinden, dilbilimsel araştırmalar için çok değerli bir kaynak” sunuyor:
“Şu Samsun’un çeşmeleri çağleyor
Cerrah gelmiş sol böğrümü dağleyor
Anam babam başucumda ağleyor.
Hey vahler olsun saçlı dorun şerrine
Soyun da bakın mor cepkeninin kanine.”
Ali Peker
TEREF












Teref.az © 2015
TEREF - XOCANIN BLOQU günün siyasi və sosial hadisələrinə münasibət bildirən bir şəxsi BLOQDUR. Heç bir MEDİA statusuna və jurnalist hüquqlarına iddialı olmayan ictimai fəal olaraq hadisələrə şəxsi münasibətimizi bildirərərkən, sosial media məlumatlarındanda istifadə edirik! Nurəddin Xoca
Məlumat internet səhifələrində istifadə edildikdə müvafiq keçidin qoyulması mütləqdir.
E-mail: n_alp@mail.ru