Mısır Tarihinin Analizi ve Gizemli Kökenler
Bu gün, 08:54
Yeni Mifler
Mısır tarihine derinlemesine baktığımızda, bu uygarlığın tamamen “sıfırdan” başlamadığını fark ederiz. Mısır medeniyetinin en büyük başyapıtlarından bazıları, bu halkın gelişiminin henüz başlangıç aşamasında olduğu dönemlerde ortaya çıkmıştır. Bu durum, “erken dönem Mısırlıların” kendilerinden önce aynı coğrafyada yaşamış bir halkın teknolojisine dayandığını açıkça göstermektedir. Bunun kanıtlarını birkaç örnekle inceleyelim.
Djoser’in Basamaklı Piramidi ve İlk Yapılaşma
Mısırbilimciler tarafından yapılan tarihsel rekonstrüksiyona göre, Djoser’in Basamaklı Piramidi, Mısır’da bulunan tüm piramitler için bir tür “köşe taşı” olarak kabul edilir. Bu piramit, yapıcısını, inşa ettirenini ve yapım tarihini bildiğimiz ilk piramitlerden biridir. Yaklaşık M.Ö. 2630 yılında Firavun Djoser’in emriyle ve ünlü danışmanı İmhotep’in tasarımıyla inşa edilmiştir. Bu piramit konusunda herkes büyük ölçüde hemfikirdir.
Ancak, Mısır topraklarında Djoser’in Basamaklı Piramidi’nden daha eski bir piramit bulunursa, bu yapının “Mısırlı” olarak kabul edilmesi mümkün olmayacaktır. Çünkü bu yapı, firavunlardan önce gelen bir halk tarafından inşa edilmiş olmalıdır. Bu durumda firavunlar, bu yapıyı sadece “sahiplenmiş” ve kendi eserleriymiş gibi göstermiş olabilirler. Peki, durum gerçekten böyle mi? Bilimsel bulgular ışığında bazı örnekler ele alalım.
Qasr-el-Sagha Tapınağı ve Optik Uyarımlı Lüminesans Yöntemi
Yunanistan’daki Ege Üniversitesi Arkeometri Bölümü tarafından yapılan bir araştırmada, “Optik Uyarımlı Lüminesans (OSL)” yöntemi kullanılarak Qasr-el-Sagha tapınağındaki kireçtaşının tarihlendirilmesi yapılmıştır. Bu analiz, tapınağın tarihini M.Ö. 5550 yılına kadar götürebilmektedir (ortalama tarih: M.Ö. 4700 ± 850). Bu durumda, bu tapınak Djoser’in piramidinden yaklaşık 3.000 yıl daha eski olabilir.
Mykerinos’un Küçük Piramidi ve Kırmızı Granit Kaplama
Aynı tarihlendirme yöntemiyle yapılan bir diğer çalışmada, Mykerinos’un Küçük Piramidi’nin (Small Pyramid) tabanında kullanılan kırmızı granitin yaklaşık M.Ö. 4400 yılına ait olabileceği tespit edilmiştir (ortalama tarih: M.Ö. 3450 ± 950). Bu granit bloklarının, Djoser’in piramidinin inşasından 2.000 yıl önce yerleştirildiği düşünülmektedir. Ayrıca, burada yalnızca dış kaplama katmanından bahsedilmektedir. Piramidin “kalbinin” yani iç yapısının çok daha eski olabileceği ileri sürülmektedir.
Mısırlılar Bu Yapıları İnşa Etti Mi?
Bu ve benzeri bulgular, bugün “Mısır’a ait” dediğimiz yapıların kim tarafından inşa edildiği sorusunu ortaya koymaktadır. Modern Mısırlılar veya firavunlar döneminin halkı bu yapıların inşasında gerçekten bir rol oynamış mıydı? Yoksa bu yapılar, firavunlardan önceki bir halkın eseri miydi?
Sonuç ve Tartışma
Bilimsel araştırmalar, Mısır’daki bazı yapıların düşünüldüğünden çok daha eski olabileceğini ve bu yapıların teknolojisinin firavunlar döneminden önceki bir uygarlığa ait olabileceğini göstermektedir. Optik Uyarımlı Lüminesans gibi modern tarihlendirme teknikleri, bu yapıların kökenine ışık tutmaya devam etmektedir. Ancak bu bulgular, Mısır tarihine dair birçok soruyu yeniden gündeme getirmiştir. Belki de firavunların eserleri olarak kabul edilen bu yapılar, firavunlar öncesi bir halkın teknolojik ve kültürel birikimini yansıtıyor olabilir.
Kaynak
• “HOMO RELOADED - The Hidden History of the Last 75,000 Years.”
• Ege Üniversitesi Arkeometri Bölümü, OSL Yöntemi Araştırmaları.
Hayatta En Hakiki Mürşit İlimdir
TEREF