Irak Ulusal Müzesi’nde sergilenen bu taş kabartmanın kökeni M.Ö. 4000–6000 yıllarına, Sümer öncesi Mezopotamya’ya uzanıyor.. Dikkatle incelediğimizde İri, yuvarlak ve derin gözler..
Dudaksız bir ağız, neredeyse yüz ifadesi yok..
Orantısız, uzun kollar ve spiral detaylarla kaplı bir beden..Tüm vücudu geometrik kabartmalarla dolu zırh mı, kostüm mü, başka bir şey mi?
Bazı araştırmacılar bu figürlerin, dünya dışı varlıklarla ilk karşılaşmanın izleri olabileceğini öne sürüyor..
Belki de birileri, binlerce yıl önce burada "tanrı gibi" görünerek iz bıraktı..Ve bu izler, biz fark edene kadar taşlarda saklandı..
Filiz Demir
TEREF