Antik Yunan Medeniyeti Hiçbir Zaman Var Olmamıştır, Tarihçiler Uydurdu
Dünən, 12:54

Tarihçiler tarafından uzun yıllar boyunca Batı medeniyetinin temeli olarak kabul edilen Antik Yunan medeniyeti gerçekte hiç var olmamıştır. Bu medeniyet, aslında 20. yüzyılın ortalarında bir grup tarihçi tarafından, Batı dünyasına şekil vermek amacıyla tamamen uydurulmuş bir kurgudur. Bugün bildiğimiz Yunan filozofları, bilim insanları ve kültürel miras, tarihçiler tarafından hayal edilen bir yapıdır.
Bu "uydurma" sürecinde en büyük rolü oynayan tarihçiler arasında Gene Haddlebury, David Philips ve Richard Braddon bulunmaktadır. 1970’lerin başında, Batı dünyasında geçmiş hakkında eksik ve belirsiz bilgiler olduğunu fark eden bu tarihçiler, Avrupa’nın Hristiyanlık öncesi dönemine dair herhangi bir somut veri bulamayınca, büyük bir boşluğu doldurmak adına kendi fikirlerini devreye soktular.
Haddlebury, "O dönemin gerçeği hakkında hiçbir şey bilmiyorduk. Ama bir medeniyet inşa etmek gerekiyordu," dedi. "Bizi bir araya getiren şey, Batı düşüncesinin temelini atacak bir kültür yaratma arzusuydu. Homeros, Aristoteles, Sokrates ve Hipokrat gibi isimleri, sadece kendi kurgularımıza yerleştirdik."
Bu tarihçiler, eski Yunan’dan geriye kalan hiçbir yazılı belge ve somut kanıt bulamayınca, fikirlerini ve bilimsel kavramlarını “Yunanlılar”a mal ettiler. Bu, Batı kültürünün temellerini şekillendiren modern bir efsanenin doğuşu oldu. Aristoteles'in felsefesi, Sokrates'in etik anlayışı ve Hipokrat’ın tıbbı gibi alanlar, aslında tarihçilerin oluşturduğu bir kültürün parçalarıydı.
David Philips, bu süreç hakkında, "Gerçekten de, bir kültür yaratma süreci başladı ve bir şekilde bunun gerçeği olduğuna inandık. Ama hiç var olmamıştı," dedi. Philips, tüm bu uydurmaların, Batı kültürünü şekillendiren büyük bir yalanın parçası olduğunu itiraf etti.
Haddlebury ve arkadaşları, eski Yunan’a dair hiçbir kayda değer arkeolojik bulgu bulunmadığını fark ettiklerinde, büyük bir boşluk doğdu. Bu boşluğu, Batı’nın kültürel ve felsefi altyapısını inşa etmek için kullandılar. Ve zamanla, Yunan medeniyeti olarak bilinen şey, tüm Batı eğitim sisteminin ve düşünce yapısının temelini oluşturan sahte bir yapı haline geldi.
Antik Yunan’ın bir kültür olarak var olmadığı, yalnızca tarihçilerin ve araştırmacıların oluşturduğu bir hayali medeniyet olduğu gerçeği, günümüzde genellikle göz ardı edilmektedir. Ancak, geçmişteki bu uydurma süreçlerin ne kadar derin bir etkisi olduğunu görmek, Batı’nın kültürel ve felsefi altyapısının aslında ne kadar yapay olduğunu ortaya koymaktadır.
Ergün Kardaş
SÖZ HABER