ŞEYH SAİT’İN SORGUSUNDAN

Bu gün, 12:04           
ŞEYH SAİT’İN SORGUSUNDAN
(Cevaplar Şeyh Sait'e ait)
Soru: “Niye isyan ettin?”
Cevap: “Medreselerde fıkıh okudum... Şeriat hükümleri uygulanmazsa kıyam vaciptir. Kaza ve kader beni buraya sevk etti... Binaenaleyh şeriatımız yolunda ölürsek dinsiz gitmeyiz!”
Soru: “Yunan ordusu İslamiyetin merkezini ayaklar altına almışken cihadın farzlarını niye yerine getirmediniz?”
Cevap: “O zaman muhacirdik ve perişan haldeydik! Vaktimiz yoktu!”
Soru: “Din hükümlerinin zedelendiğini söylerken neyi kasettiniz?”
Cevap: “İçki yasağı kaldırıldı.”
Soru: “‘İslama kılıç çeken İslam değildir’ hadisinden haberiniz yok mu?”
Cevap: “Müslümanlara din hükümleri bıraktırılmıştı.”
Soru: “Şeyh yalan söyler mi?”
Cevap: “Eh! Söyler ya! Allah bilir!”
Soru: “Hükümetin dine karşı olduğunu nereden çıkardınız?”
Cevap: “Gazetelerden, dergilerden, gelen tüccardan ve milletvekillerinden.”
Soru: “Hangi gazetelerden?”
Cevap: “Sebilürreşad, Tevhid-i Efkâr.”
Soru: “Sana dinin kalmadığını söyleyen tüccarlar ve milletvekilleri kimlerdi?”
Cevap: “Erzurum Mebusu Raif Hoca.”
Soru: “Ziya Hoca’nın beyanatını duydun mu?
Cevap: “Ziya Hoca’nın beyanatını Sebilürreşat’ta, daha başka yerlerde okurduk. Bir kere okudum ki Kılıçzade Hakkı Bey, peygamberimizin aleyhinde bulunmuş... Okurduk ki kız mekteplerinde İslamiyete aykırı şeyler oluyormuş! Kızlar piyano çalıyorlar, erkekler keman çalıyorlar, sabaha kadar sohbet ediyorlarmış... Sebilürreşat’ın her nüshası beni müteessir ediyordu. Farmasonluk, laiklik de bizi çok müteessir ediyordu.”
Soru: “Sait Efendi! Geçen celsede ‘Beni isyana sevk eden üç neden var’ demiştin. Birincisi, din hükümlerinin uygulanmaması; ikincisi, basının etkisi; üçüncüsü, Meclis’teki muhalefet... Bunları açıklar mısın?”
Cevap: “Sebilürreşat’ta şeriata aykırı olan şeyler hep yazılıyordu. Derdik ki, ‘Yalan ise nasıl yazar?’, ‘Nasıl söyler?’, ‘O halde doğrudur ki yazmaya cesaret diyor!’ Zaten Sebilürreşat yazdığını hep bir gazeteye dayandırırdı. Başka bir neden de Tevhid-i Efkar’dı... Sonra Cibranlı Halit bir gazete gönderdi. Gazetede ‘Allah’ü Teâlâ yoktur. Her kulun dayanağı ne ise Allah odur!’ diyordu. Buna da kızdık... Velhasıl! Din, ırz, namus, farmasonluk, laiklik hakkındaki yazılardan kin ve nefret duyuyorduk.”
Soru: “Neden Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nın programını beğendin?
Cevap: “Çünkü ‘İçkiyi, fuhuşu yasaklayacağız!’ demesi hoşumuza gitti. Bir de ‘dine hürmetkâr olduklarını’ söylüyorlardı.”
Soru: “Asker-i Rum nedir?”
Cevap: “Biz Kürtler, Türk askerlerine ‘Asker-i Rum’ deriz. Tabirdir, öyle deriz!”
Karar açıklandıktan sonra Ali Saip Bey, Şeyh Sait’e “Bu kadar Türk kanının dökülmesine, ocakların sönmesine sebep oldun, cezanı çekeceksin!” dedi. Şeyh Sait de Ali Saip Bey’e “Seni severim. Ama mahşer günü seninle muhakeme olacağız!” diye karşılık verince, Vali Mithat Bey söze karıştı: “Mahşer gününde adil yargıçlarımızla değil, öldürdüğün masum çocuklar, ocaklarını söndürdüğün biçarelerle muhakeme edileceksin” dedi.
General Mürsel Paşa da Şeyh Sait’e, “Din kalktı!’ diyorsun. Namazını kılmıyor muydun? Camilerde ezan okunmuyor muydu” diye sordu. Şeyh Sait bu soruya, “Evet, ibadetime kimse karışmıyor, her isteyen namazını kılabiliyor ve camilerde ezan okunuyor... Fena yaptık! Bundan sonra iyi olur inşallah!” diye yanıt verdi.
Belgeler ve ayrıntılar icin bkz.👇
Şeyh Sait İsyanı'nın Anatomisi-1
https://www.cumhuriyet.com.tr/.../seyh-sait-isyaninin...
Şeyh Sait İsyanı'nın Anatomisi-2
https://www.cumhuriyet.com.tr/.../seyh-sait-isyaninin...
(Sinan MEYDAN)












Teref.az © 2015
TEREF - XOCANIN BLOQU günün siyasi və sosial hadisələrinə münasibət bildirən bir şəxsi BLOQDUR. Heç bir MEDİA statusuna və jurnalist hüquqlarına iddialı olmayan ictimai fəal olaraq hadisələrə şəxsi münasibətimizi bildirərərkən, sosial media məlumatlarındanda istifadə edirik! Nurəddin Xoca
Məlumat internet səhifələrində istifadə edildikdə müvafiq keçidin qoyulması mütləqdir.
E-mail: n_alp@mail.ru