Beni hiç kimse doğurmadı.
Gök hiyerarşisini ve kendini yeniden yaratan maddeyi yarattım.
Ben ATON'um.
Kozmik Okyanusta hiçbirşey yokken ben gene vardım.
Ben Evren'nin başlangıcı ve sonu olacak olanım.
Ben ATON'um ve biliyorumki Ölüler OSİRİS ''te ebedidirler. Büyük Yıkımdan sonra OSİRİS 'in organları oraya buraya dağıtıldıktan sonra Dünyalar çöktükten sonra Gök Alem'lerinin dengesini yeniden kurdum.
Onların Parlaklığını iade ettim ve ışığı ışığım olan RA'nın Doğuşunu gördüm.
3300 yıl önce, Antik Mısır Firavunu Akhenaton, duvara kazınan sanat eserinde ellerini kaldırıp Güneş Tanrısı RA (RA- Amon)'a dua ediyor. Ellerinde Amon'a hediye edilmek üzere adaklar var.
Bütün duaların sonunda Tanrı Amon'a seslenip, Amon diyerek duayı bitiriyor. Bütün duaların sonunda söylenen bu söz, Musevilik dinine Amon olarak, Hıristiyanlık dinine Amen olarak geçti.
Aslında bütün dinlerdeki ibadetler sabah gunesin doğuşu ile başlar. Gece ayın doğuşu ile biter. Özünde bütün ibadetler ışığa aydınlanmaya bilgiye güzele sevgiyedir. Evrenin varoluşundan itibaren devam eden bu zıtlıklar savasinadir.
Serdal Özdemir
TEREF