ÇILDIRTAN LOKANTA!

Bu gün, 12:04           
Aklını başından alıyor. Cini tepesine çıkıyor. Delirtiyor. Dengesini yitiriyor. Çileden çıkıyor. Bir lokanta; bütün güçleri eline geçirmiş 23 yıllık iktidarı niçin çıldırtırcasına korkutuyor?
Bir nedeni olmalı!
Kök sebebi var!
★★★
Altı-üstü; sıraya girilip kuyruk olunan, kapısından tek tek girilen, “40 liraya 4 kap yemeğini kendin al, kendi tepsine koy, kendi garsonun kendin ol, masana kendin getir, kendin ye”… Bu; kazıklandım duygusu vermeyen öyle bir lokanta!
4 kap 40 TL!
★★★
Vedat Milor!
Paşa torunu, ulema ve medrese sahibi kültürlü, varlıklı bir aileden geliyor. Galatasaray Lisesi’ni bitirmiş. Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nden yüksek şeref derecesi ile mezun olmuş. İngiltere’ye göndermişler. Londra’da Ekonomi Okulu’ndan da diploması var. ABD California Üniversitesi’nde; “Türkiye ve Fransa’nın Ekonomik Gelişmesi” üzerine doktora tezi yazmış. Amerikan Sosyoloji Derneği’nce “yılın en başarılı doktora çalışması” ödülünü almış. Washington’da Dünya Bankası’nda işe başlamış. Brown Üniversitesi’nde asistan profesörlük yapmış. Princeton Üniversitesi’nde ve Koç Üniversitesi’nde dersler vermiş. Hem Türkiye’de, hem ABD’de, hem Fransa’da; her gittiği ülkede her sınıftan lokantaya uğramış. Tattığı her lezzetin duygusunu okurlarıyla paylaşmayı seven birisi. Ben bu bilgileri Vedat Milor’u parlatmak için yazmıyorum. Tanımam. Hiç yüz yüze gelmedim. Konuşmuşluğum yoktur.
★★★
Vedat Milor!
Önce iktidar destekçisi Milliyet Gazetesi ve sonra yine iktidar destekçisi Hürriyet Gazetesi’nde hafta sonları “yemek yazıları” yazmaya başladı. TV kanalında yaptığı; “Vedat Milor’la Tadı Damağımda” programına vakit ayırmak için üniversite hocalığından bile vaz geçtiğini kendisi yazdı. 15 yıldır muhtemelen 10 bin lokanta gezip tanıtmıştır. Hiç kimse dönüp ona; “örtülü reklam yapıyorsun, gel ifadeye” diyen olmadı.
★★★
Vedat Milor!
Kent Lokantasına gitti. Patates soğanlı et rosto, yanında mercimek çorbası, yanında tavuk göğsü tatlı ve onların da yanında portakal suyu. “4 kap 40 TL. Bu fiyat gerçek mi” diyen sözlerle bu lokantayı beğendiğini ilan etti. Ticaret Bakanlığı, “Lokantanın örtülü reklamını yapıyorsun, gel buraya hesap ver” diye soruşturma başlattı.
★★★
Kök sebep:
Tayyip Erdoğan’ın 23 yıldır elinde tuttuğu “Benim Fakir-Fukaram” edebiyatını İstanbul’da Belediye lokantasına kaptırması. Lokanta önünde fakir fukara kuyrukları; “Allah bu lokantayı açandan razı olsun…” duaları iktidarı çıldırtıyor.
★★★
Yoksullar.
Garipler.
Fakirler.
Fukaralar.
Hem sayıları arttı.
Hem saf değiştirdi.
İktidar, bu yüzden cinnet getiriyor; yemek yazarı Vedat Milor’u “mahpushane yemeğinin lezzeti” yazısı yazsın diye hapse koyabilirler. Yemek yazarı olamadan önce sosyolog Vedat Milor’u “mahpushane yemeğinin lezzetini” tatsın diye hapse koymak; talihin yazara bir ikramı olacak!
★★★
Bugün Ramazan’ın 8. günü. Dün iftar vaktine yakın Eminönü’nden Sultanahmet’e yürüyordum. Eminönü’nde Yeni Cami’nin, Çiçek Pazarı’na bakan kapısında “bir plastik bardak içinde çorba ve bir simitten oluşan iftarlığı dağıtan Kızılay aracının önündeki kuyruğun uzunluğu” Mısır Çarşısı’nın Köprüye bakan kapısını geçmişti. Ayasofya Camii’nin önünde de “iftarlık çorba ve simit dağıtan Kızılay aracının önündeki kuyruk, neredeyse Alman Çeşmesi’ne varmak” üzereydi. Türkiye’de büyük kentlerde açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşayan insan sayısı 40-50 milyonu aştı. Vedat Milor, bu yüzden iktidarı çok kızdırdı.
Necati DOĞRU












Teref.info © 2015
E-mail: [email protected]            Telefon: 051 933 93 21            Baş redaktor: Nurəddin (Xoca) İsmayılov
Məlumat internet səhifələrində istifadə edildikdə müvafiq keçidin qoyulması mütləqdir.