Bir Germen prensi olarak doğmuş ama bir Romalı olarak yetiştirilmiş olduğundan, her iki dünyanın da en iyisine sahipti; ya da öyle görünüyordu.
Romalıların yanında savaştı, onların güvenini kazandı ve hatta Roma vatandaşı ve subayı oldu.
Çifte ajan olmak gibi bir şey bu.
Ancak Arminius, Roma'nın artan gücünü kendi halkı olan Germen kabilelerine yönelik bir tehdit olarak görüyordu. Romalıların sadece müttefik olmadığını fark etti; onlar Almanya'ya açlıkla bakan fatihlerdi.
MS 9'da Arminius tarihin en büyük ihanetlerinden birini gerçekleştirdi. Varus liderliğindeki üç Roma lejyonunu Teutoburg Ormanı'ndaki bir tuzağa düşürdü.
Bu bir ustalık eseriydi; Romalı kibri, yoğun Alman ormanlarında Germenlerin kurnazlığıyla karşılaştı.
Pusu taktikleri ve yerel bilgi, Varus ve lejyonlarını ezmek için bir araya geldi. Romalılar bunun geldiğini hiç görmediler.
Kaynaklara gelince, bunlar biraz bulmacanın parçalarına benziyor. Romalı tarihçi Tacitus bize Arminius'un motivasyonlarına dair bir fikir veriyor.
Arminius'u, halkını Roma yönetiminden kurtarma arzusuyla hareket eden bir vatansever olarak resmediyor.
İlginçtir ki Arminius'un isyanı burada bitmedi. Halkını Roma akınlarına karşı yönlendirmeye devam etti. Germen kabilelerini daha önce kimsenin yapmadığı şekilde birleştirdi.
Türkiye Haber
TEREF