BABA VE OĞUL, "MUSA VE SİNAN ATEŞ"
20-07-2024, 17:45
Yıl 1989..
Baba Musa Ateş siyasi suçlardan dolayı cezaevinde.
Anne Saniye Ateş gece gündüz çalışıp yavruları Sevda, Selma ve Sinan Ateş için taksitle pijama almış.
Her ne kadar yavruları yanında olsa bile belli ki hayatın yükü onu o yaşlarda yormuş.
Eli yanağında düşünceli...
Gülücük atan sevimli kız, annesinin ve küçük kardeşinin omuzuna dokunan abla Sevda.
O el zamanla annenin sırtından yük almak için hızla büyüyecek...
Pembe pijamalı güzel kız Selma.
Onun eli de küçük kardeşi Sinan'ın omuzunda. O da kardeşinin üzerinden elini hiç çekmeyecek.
Sinan'sa 5 yaşında. O evin küçük reisi.
Anadolu'nun hırpalanmış ailelerinin, gül yüzlü çocukları hep çabucak büyür.
Bu üç kardeşde öyle büyüyecek.
Ve Sinan Ateş okuyacak.
Bilim adamı olacak.
Ailenin gururu gözbebeği olacak.
Doç. Dr. Sinan Ateş olacak.
Babasının fikirleriyle yoğrulmuş bir hayatta daha ileriye gidecek, Ülkü Ocakları Genel Başkanı olacak.
Ve kalemini kıran şişmanı ayrı, çelimsizsi ayrı, şapşalı ayrı karanlık yüzlerin emriyle, organize bir şekilde sokak ortasında torbacılar tarafından vurulacak!
Ömrünü Ülkücülüğe adamış Musa Ateş'in çilesi bitmeyecek.
Evlat acısına dayanamayacak ve kahırdan ölecek.
Ateş ailesinin hem acısı hem onlara yaşatılanlar vicdanımızın en büyük yarası olarak sinemizde kalacak.
Adaletin iki dudak arasına sıkıştırıldığı ülkede, biz vicdanlarını ve aklını kimsenin emrine bırakmayanlar dün olduğu gibi bugünde "SİNAN ATEŞ" İÇİN ADALET diye haykıracağız.
Ta ki adalet bir gün yerini bulana kadar!
Ali Saral
TEREF