Türkmensahra...
10-10-2024, 07:27
Türkmensahra Türkmenleri 1881’e kadar Türkmenistan ile ortak kaderi paylaşmıştır. Bu tarihe kadar Türkmenler Hazar Denizi ve Ceyhun Irmağı arasında beylikler şeklinde yaşayan özgür bir millet olarak kabul edilirdi.
1881’de, Türkmenlerin Türkmenistan’daki Göktepe Kalesi’nde Rus Ordusu’na yenilmesinden sonra, İran ve Rusya arasında yapılan Ahalteke Anlaşması çerçevesinde, iki taraftaki Türkmen toprağı ikiye bölünerek, güneydeki Türkmenler İran sınırları içinde, kuzeydeki Türkmenler ise SSCB sınırları içerisinde kalmıştır. Güney Türkmenlerin oturduğu bölgeye Pehlevî döneminde Türkmensahra adı verilmiştir.
Ancak Türkmenler bu bölünmeyi hiçbir zaman kabul etmeden irtibatlarına devam etmişlerdir. 1924 yılında, Rıza Şah’ın iktidara geldiği dönemde, Türkmensahra Türkmenleri, Türkmen boylarının bir araya gelmesiyle, Osman Ahun’un liderliğinde ilk Türk Cumhuriyeti’ni ilân ederler. Ardından İran Hükûmeti ve Türkmenler arasında kanlı savaşlar meydana gelir. Türkiye Cumhuriyeti de yeni Türkmen Cumhuriyeti’nin ayakta kalması için yardımını esirgemez. Türkmensahra’da açılan askerî eğitim okulunda Türk subayları: Kadir Efendi, Cemal Bey, Mehdi Efendi, Mustafa Bey, Haydar Efendi, Murat Bey ve Sultan Paşa Türkmen gençlere eğitim verirler. Rus ve İran Hükûmeti'nin iki taraftan yaptığı ağır saldırılar sonucunda, Türkmen Cumhuriyeti iki seneden fazla ayakta duramaz. Kanlı yenilgiden sonra Türkmen liderleri de şehid edilir.1935’lerde Stalin döneminde İran ve Sovyetler Birliği'nin arasında resmen sınır çekilerek, iki taraftaki Türkmenlerin irtibatı ciddî şekilde engellenmiştir.
Asadullah MÂTUFÎ, “Tarih, Ferheng ve Honar-i Torkaman”
Türkmenistan'ın ilk devlet başkanı Gaygısız Atabeyev'in emri ile Hoca Nefes'te kurulan ve 1920-1925 yılları arasında Türkmensahra Türkmenleri'ne askerî eğitim veren Millî Harp Okulu'nda eğitim yapan Türkmenler..
TEREF