Bu her şeyi bilen zat(!) maalesef saldırgan ve klişelere yüklenen bir tavır içindedir.
Bu gün, 07:34

Türk ve Türklük tartışması” başlığı altında okuması yazması kıt olanlardan birisi “ben Türkiyeliyim ama Kürd’üm” demek istemiş. Ne derseniz deyiniz, bununla birlikte kendisine aynı şekilde “ben Türkiyeli değilim, Türk’üm” diyen birine (Erhan Afyoncu’ya) hakaret ediyor. “Memleketin adı gerçekten Türkler tarafından kondu” dersem yanlış olur. Tarihçilerin kaynaklarda belirttiği üzere “Turkiya” ya da “Turkmenya” gibi isimleri Küçük Asya’yı çok iyi tanıyan, burada ticaret yapan Cenevizli ve Venedikli tüccar aileler koydu. Bütün orta zaman Alman seyyahları “Turkei, Türkenland” veya Fransızlar “Turquie” derlerdi. 16. asırda İngilizce seyahatname kaleme alan Nicolas de Nicolay ise “Turkie” diyor, dikkat ederseniz bizim bugünkü söyleyişimize oldukça yakın... Biz bu memlekete, Roma İmparatorluğu döneminden dolayı “İklim-i Rûm” diyorduk. Tabii, “Türk İmparatorluğu” ve “Turkiya” adları o asırlardan itibaren ölümsüz olarak yaşamaya başladı.
Zaten bir yerde coğrafyaya ad konmak istendiğinde ya hâkim milletin başkentinin, ya doğduğu kabilenin veya kurulduğu şehrin adını taşır, yahut çok az örnekte görüldüğü gibi Türklerin Roma hâkimiyeti nazariyesiyle ilgili bir isim olur. Osmanlı, kozmopolit bir dünya imparatorluğudur. Zamanla, çoğu Müslüman ülkede olduğu gibi, hanedanın kurucusunun ismi devletin adı olarak benimsendi. “Devlet-i Aliyye”nin tebaasına “Osmanlı” denmesi ise 19. yüzyılın bir denemesidir.
Milli Savunma Üniversitesi rektörü Prof. Erhan Afyoncu’nun “Türklük-Türkiyelilik” üzerine sosyal medyada ve TV programında yaptığı açıklamalar doğrudur. Herkesin altına imza atması gerekir. Bir kişinin, kendi “destructive” milliyetçiliği için böyle bir hücum yapması son derece yanlıştır. Ümit ederim ki o partide ve o gruptaki insanlar bu izaha katılmıyorlardır. Çünkü bu her şeyi bilen zat(!) maalesef saldırgan ve klişelere yüklenen bir tavır içindedir.
Erhan Afyoncu, gazete okur gibi, Osmanlıca denen Arap harfli eski asırlara ait kaynakları rahatlıkla okur. Yazdığı eserlerde kronolojik bilgide hata yoktur. Çok üretkendir. Millî Savunma Üniversitesi’nde başarılı çalışmaları görüldü. Askeri kanatla iyi ilişkiler kurarak donanımlı subay yetiştirilmesi için büyük emek sarfetmektedir. Bu sonuncusu da önemli bir meziyettir.
İlber Ortaylı