SÜMER TANRILARI ANUNNAKİLER
30-06-2024, 09:34
Bizler Anunnakileri önce Sümer tabletlerinde Sümer Tanrıları olarak, daha sonra Akad metinlerinde, Hititlerde ve günümüze gelen çeşitli uygarlıklarda hatta dünyanın her yerindeki çeşitli medeniyetlerde ve tarih bizlere yaklaştığı zaman Mitolojilerde ve inanç sistemlerinin içinde bu tarz varlıklardan bahsedildiğini hikaye ve destanlarda sıklıkla görüyoruz.
Anunnakileri kısaca anlatmak gerekirse Sümer Tanrıları, Tanrı deyince aslında dinsizlik değil o zamanın hiyerarşisi ile insan üstü özelliklere sahip insansıları kapsayan tanımı ile görüyoruz. Burada insan diyemiyoruz çünkü geldikleri yer gökyüzü ki Semavi dinlerin kaynağı da böyle ve bir sürü teknoloji ve acayip uzun ömürleri var, inanılmaz teknolojik yetenekleri, mimarisi, matematiği, yazısı, çok farklı özellikleri var. Buna sıradan bir insan diyemezsiniz ve kendi içlerinde de hiyerarşileri var tabi ki bunlara o zaman henüz Semavi bir din olmadığı için Tanrılar deniyordu.
Sümer tabletlerinde gökten gelen elliler ya da Anu denilen Kralların da Kralı olan dünya dışı bir varlık silsilesi olan, Anu’nun soyundan gelen Anunnaki olarak çevrilen bir varlık bütünü.
Berlin tarih müzesinde MÖ 3000 yılına ait Sümer silindirik mührü bulunur. Sümerler bu mühürler ile belgeleri tasdikliyordu. Mührün üzerinde Tanrı Enki’nin ve güneş sisteminin tasviri vardır fakat gezegenlerin sayısı bizim bildiğimizden 1 fazladır. Sümerler bu gezegeni Nibiru diye adlandırıyordu. İnanışlarına göre Anunnakiler, Nibiru adını verdikleri bu gezegenden gelmekteydi. Tanrı Enki, Anunnakilerin 10. Kralı Anu’nun büyük oğludur ve birde kardeşi Enlil vardır. İnanış ve araştırmalara göre babaları aynı anneleri farklıdır ve dünya dışı varlıklardır. Enki’nin annesi Drako takım yıldızlarındandır. Dramin Nimul olarak geçer ve büyük ihtimalle bir Drako Reptilian’dır. Enki’nin annesi farklı bir tür olduğu için Enki melez kardeşi Enlil ise saf Anunnaki’dir. Bu yüzden Enki’nin her zaman kardeşi Enlil’den geri planda kaldığı ve içlerinde bir çatışma söz konusu olduğu, Enki’nin kötülüğü temsil ettiği düşünülür.
Hatta Babil’in tanrısı Marduk, Enki’nin oğludur. Sümerlerde Enki diyoruz, ezoterik örgütlerde Lucifer yani ışığı getiren, Prometheus, Satan, Hint mitolojisinde Şiva, Yunanlarda Poseidon, Mısırda Ptah, Mason cemiyetlerde de Baphomet yani Satanizm’in Tanrısı Enki’dir.
Sümer metinlerinde Enki’nin tırnak kirlerinden cinlerin yaratıldığı Muazzez İlmiye Çığ’ın Enki ile ilgili kitaplarında yazar. Kendisinin de ateşten yaratıldığı yazar bu yüzden Enki’yi günümüzde şeytan olarak tasvir ederler.
Sümerolog ve tarihçilere göre Anunnakiler ortaya çıktığı veya dünyaya geldiği zaman insanoğlunun psişik güçleri ve frekansları onlardan yüksek olduğu için onların alet, edevatla yaptığı şeyleri insanoğlu duygu ve düşünceleri ile yapabiliyordu yani kayaları ve cisimleri hareket ettirebilecek kadar psişik güçlere sahiplerdi. Daha sonra insan DNA’sına Anunnakiler tarafından yapılan müdahaleler sonucu bu güçler körelmiştir.
Bizden üstün denilen ırklar kimdir ?Tabii ki Sümer Tanrıları Anunnakiler yani onları yok etmiştir. Peki, nasıl yok etmiş ?Mu’yu yok etmiş, Atlantis’i yok etmiş sonra Zülkarneyn seddi ile tamamen bu boyuttan yok etmiştir.
Gelelim Mu ve Atlantis konusuna, tarih ve bilime göre Antik Çağ’da bir nükleer savaş olduğu kesindir. Antik zamanda yaşanan nükleer savaşta Sirius ve onlara bağlı diğer gezegenlerden gelen türler insanların yanında, Anunnakiler ve müttefiklerine karşı savaşmıştır. O savaşın adı Maharrata’dır(?) . Bu savaş sonucu Siriusluların yardımı ile insanlar ve elf benzeri varlıklar veya Agarta diyebileceğimiz bir tür, yeraltı şehirleri inşa edip Agarta uygarlığın oluşturmuşlardır. Agarta frekans olarak pozitif bölgeyi temsil eder, negatif bölge ise Şambala’dır.
Araştırmalara göre Agarta antik dönemde insanların olduğu yerdir bu savaşlardan sonra insanlar Agarta’dan çıkıp Mu’yu inşa ederek bir süre kendi türleri içinde barış içinde yaşamışlardır. Daha sonra negatif yönlerden etkilenenler Mu kıtasında ayrılıp Atlantis’i kurmuşlardır. Atlantis’in negatif yönlerin ve teknolojinin etkisinde kalmasıyla çıkan savaş sonucu iki kıtada yok olmuştur. Aslında Atlantis’in kötü olan dünya dışı varlıklar ile bir araya gelmesi sonucu hem dünya hem Mu’yu yok etmek üzere harekete geçince hem Mu’yu hem kendini hem de tüm bilgi birikimi yok etmiştir. Bu savaş sonucu Anunnakilerin Nibiru’ya döndüğü fakat melezlerinin hala dünyada olduğu, Siriusluların ise tamamen dünyadan gittiği düşünülür.
Yani Anunnakiler için yaratıcı sıfatının kullanılması kesinlikle yanlıştır, o zamanın teknolojisinden daha üstün bir teknolojiye sahip oldukları ve o dönemin insanları bu teknoloji ve gelişmişliğe anlam veremedikleri için onlara Tanrı demişlerdir. Anunnakiler insan DNA’sına olumsuz etkide bulunmuş ve değiştirmişlerdir ama bunlar, onların insanları yarattıkları anlamına gelmiyor. Anunnakiler her ne kadar dünyadan gitmiş olsalar da dünyada bıraktıkları melezleri ve mavi kan diye hitap ettiğimiz kişiler hala dünyadaki varlıklarını sürdürmekte ve fiziksel olarak olmasa da hala Anunnakiler ile irtibat sağlamaktadırlar.
Derleyen Hazal Merisana
TEREF