“Eğer sınırımızı bir kişi geçer, Bayrağımızı indirirse ben Türkiye’ye dönmem, dönemem. Alnıma tabancayı dayar, dokunurum tetiğe”.

Bu gün, 09:04           
“Eğer sınırımızı bir kişi geçer, Bayrağımızı indirirse ben Türkiye’ye dönmem, dönemem. Alnıma tabancayı dayar, dokunurum tetiğe”.
Ve yakın Tarihten bir hatırlatma:
“SADECE UYARDIK!…”
Bundan 29 yıl önce 1996 yılının Ağustos ayının 11. günü daha önce Batı Almanya’dan hareket eden motosikletli grup, Kıbrıs’a gelir ve Güney Kıbrıs’tan sınırından Kuzey Türk toprağına girerek en yakın kontrol noktasın da ki Türk Bayrağını indirip yerine Rum bayrağı çekeceklerdi. O tarih de Kuzey Kıbrıs’ta ki Kolordu Komutanımız Korgeneral Hasan Kundakçı'dır (namı diğer Tamburalı Paşa) görevlidir.
Batı Almanyalı, Avrupalı, Rum ve Yunan motosikletlilerin arkasında Batı kamuoyunun, Rum-Yunan Ortodoks kiliseleri de güçlü bir desteği var. ABD Büyükelçisi de iki gün önce Korgeneral Hasan Kundakçı’ya gelip;
-“Motosikletliler sınırınızı geçip bayrak direğinize bir bez parçası asacaklar, bundan bir şey olmaz” diyor. Bez parçası diye adlandırdığı Rum bayrağı. Böylece olayı hafifletme çabasında. Kundakçı Paşa da ABD Büyükelçisine,
-“Öyleyse Rauf Denktaş Bey’den izin alın, ben sessiz kalayım” diyerek zekice bir tuzak kuruyor. Fakat Büyükelçi tuzağın farkında,
-“O zaman KKTC’yi tanımış oluruz” diyor. Bunun üzerine Korgeneral Kundakçı;
-“O halde bizi zorlamayın. Bizim sınırımızı geçmeye kalkan kim olursa olsun kurşunlarım. Onun için sakın sınırda bulunan bayrak direğine çıkıp Türk Bayrağını indirmeye ve Rum bayrağı çekmeye yeltenmesinler” uyarısını yapıyor.
Korgeneral Hasan Kundakçı, Türk askerine gereken emri veriyor ve gerekçesini şöyle açıklıyor:
-“Eğer sınırımızı bir kişi geçer, Bayrağımızı indirirse ben Türkiye’ye dönmem, dönemem. Alnıma tabancayı dayar, dokunurum tetiğe”.
11 Ağustos 1996 günü, motosikletlilerden yarısı işin ciddiyetini anlıyor ve vazgeçiyor, ortada sadece Rumlar ve Yunanlar kalıyor. 14 Ağustos 1996 günü 35-40 kişilik bağnaz Rum ve Yunan grup hududumuzu delip Bayrağımızı indirmeye kalkınca, bayrak direğine tırmanan bir Rum, Türk Bayrağına dokunamadan tek kurşunla yere indiriliyor. Bu Türk düşmanı bağnaza yardımcı olan iki İngiliz askeri de kalçalarından vuruluyor.
Korgeneral Hasan Kundakçı, sonrasını şöyle anlatıyor:
-“Olaydan on dakika sonra odamda oturuyordum, BM Barış Gücü Komutanı Tuğgeneral ve BM Kurmay Başkanı İngiliz Albay geldi:
-Sayın Generalim, çok kötü şeyler oldu. Bayrak direğine çıkan bir kişi öldü ve iki İngiliz askeri kalçasından yaralı.
-“Onlara dedim ki; Sizi kaç gündür uyarıyorum. Bu işe engel olabilirdiniz, olmadınız. Üstelik o vurulan İngiliz askerleri de motosikletli bağnazı direğe doğru yönelttiler. Engel olabilirlerdi, olmadılar. Merak etmeyin Albayım, biz iki İngiliz askerini sadece uyardık, öldürmedik. Onun için kalçalarından uyarıda bulunduk.
“BM Kurmay Başkanı Albay, İngiliz Albay küstahlaşınca,
- Ölebilirlerdi Generalim, diye sesini yükseltiyor.” Kundakçı Paşa tabancasını çıkarıyor. Yanında ki Albaya diyor ki;
-“Yan taraftaki hedefi yenile”. Albay şaşkındır ama hedefi yeniliyor. Paşa 25 metreden beş el ateş ediyor, Albaydan puanları okumasını istiyor. Puanlar okunuyor, 50 üzerinden 5 kurşun da 49’a isabet etmiş. Biraz önce küstahça konuşan İngiliz Albay şaşırıyor ve susuyor. Korgeneral Hasan Kundakçı;
-‘Şimdi anladınız mı?.. Türk bayrağını indirmek isteyeni vurup etkisiz hale getirmek istedik ve istediğimizi yaptık. Sizin iki İngiliz’i öldürmek istemedik, sadece uyardık’...” dedi.
16 Ocak 2023'te vefat eden Korgeneral Hasan Kundakçı Paşamızın Ruhu Şad, Mekanı Cennet Olsun.
Murat Öz
TEREF












Teref.az © 2015
TEREF - XOCANIN BLOQU günün siyasi və sosial hadisələrinə münasibət bildirən bir şəxsi BLOQDUR. Heç bir MEDİA statusuna və jurnalist hüquqlarına iddialı olmayan ictimai fəal olaraq hadisələrə şəxsi münasibətimizi bildirərərkən, sosial media məlumatlarındanda istifadə edirik! Nurəddin Xoca
Məlumat internet səhifələrində istifadə edildikdə müvafiq keçidin qoyulması mütləqdir.
E-mail: n_alp@mail.ru