BİR İNGİLİZ OYUNU - Türkiye'yi İngiltere'ye şikayet eden zavallıya....
Dünən, 09:04

Hindistan üzerinden kuzeye doğru giderek İran, Türkmenistan ve Afganistan'ı işgal eden (1840'lı yıllar) İngilizler bu bölgenin yeraltı ve yerüstü zenginliklerini sömürmeye başladı.
I. Dünya Savaşı'nda Osmanlı Devleti'nin düştüğü zor durumdan kurtulması için Afganistan Emiri Habibullah Han İngiltere'ye karşı tavır aldı. O güne kadar İngiliz boyunduruğunda yaşayan Habibullah Han'ın bu isyanı İngilizleri deli etti ve karşılığında bir süikast sonucu onu ortadan kaldırdılar.
Babasının öldürülmesinden sonra ülkenin başına getirilen Emanullah Han, İngiliz oyunlarının farkındaydı. Tahta çıktığı ilk gün Afganistan'ın bağımsızlığını ilan etti.
Liderlerinin emir kulu, halkının müstemleke olduğu Afganistan gibi köle bir devletin bağımsızlığını ilan etmesi İngilizleri çok öfkelendirdi. Hintli askerlerden oluşmuş tam donanımlı bir orduyla Afganistan'a girdiler. Ancak Afgan direnişciler karşısında yenilgiye uğradılar.
İngiltere mecburen Revalpindi Antlaşması'yla Afganistan'ın bağımsızlığını kabul etmek zorunda kaldı.
Emanullah Han tam anlamıyla Türkiye dostu, Atatürk hayranıydı. Kurtuluş Savaşı sırasında Türkiye'ye yardım elini uzattı. Afgan kadınları bilezikten küpesine kadar tüm takılarını çıkarıp Ankara'ya gönderdi.
Afgan halkının Türk dostu olmasını, devletin Türkiye'ye yardım etmesi, o günlerde İstanbul'u işgal etmiş İngilizleri oldukça rahatsız etti. Büyük bir sinsilik içinde İçerden Çökertme Oyunu başlattılar.
Kim olduğu, nereden geldiği tam olarak bilinmeyen TOPAL MOLLA ortaya çıktı. Din eğitimi ve dinsel yaşam biçimini öne çıkaran Tekkesini kurdu. (1920)
Görünüşte sakallı, sarıklı, klasik bir Afgan insanıydı. Sanki dünya umurunda değilmiş, kendini ahirete adamış din adamı görünümlü bir gözü kör, bir ayağı topaldı...
İlmi ve hitabetiyle çok kısa zamanda ün kazandı. Adamlarını Afganistan'ın dört bir tarafına gönderdi. Evliyadır, keramet ehlidir, dinde çok sufidir... şeklinde reklamını yaptırdı.
Böylece üç yıl içinde müritlerinin sayısı ikiyüz bine ulaştı. Bir yıl sonra bu sayı üçyüz bindi.
Emanullah Han, ülkesini daha güzel günlere götürmek için kadınlara okuma ve seçme hakkı tanıdı. Bu durum Topal Molla'nın elinde isyan nedeni oldu. Emanullah Han'ın kafir olduğunu iddia ederek isyan bayrağını açtı. (1925)
Afganistan'da korkunç bir iç savaş başladı. Bir yıl içinde üç milyondan fazla Afganlı teröre kurban gitti.
İngilizler'in verdiği altınlarla kimliğini unutmuş, kayıtsız şartsız Topal Molla'nın emrine girmiş Peştun Lideri Bahçe-i Sakov başket Kabil'i çok kanlı bir şekilde ele geçirdi. Cesetlerin üzerine basarak kendisini Afgan hükümdarı ilan etti.
Afganistan tekrar İngiltere'nin müstemlekesi olurken Emanullah Han ülkesini terketmek zorunda kaldı.
Ülke dışına çıkarken sınır kapısında yanına bir adam yaklaştı. Ceketi, poturu, gömleği ve kravatıyla tam bir İngiliz'e benzeyen bu adamın sakalı ve bıyığı da yoktu. Emanullah Han'ın gözlerine baktı:
"Beni tanıdınız mı Emir Hazretleri? "
Emanullah Han öfkeliydi:
"Seni zaten çok önceden beri tanıyordum. Artık ayağın topallamasa da, kör gözün görse de, saçın sakalın gitse de, kılık kıyafetin bizden olmasa da sizi yine tanıdım. Sen İngilizler'in ülkeme soktuğu Topal Molla kılıklı casussun."
Topal Molla'nın ağzı kulaklarındaydı:
"Bildiniz Emir Hazretleri. Ülkem adına geldim, içinize girdim, halkınızı dinle kandırdım ve ülkesinizi elinizden aldım. Şimdi görevimi yerine getirmenin zevki içinde vatanım İngiltere'ye dönüyorum."
Emanullah Han üzgündü:
"O kadar gururlanma! Ben sizin İngiliz ajanı olduğunuzu biliyordum. İngilizler'in Arabistan'a gönderdiği Lavrens'in Afganistan tipiydiniz. Ama ne yazık ki bunu halkıma anlatamadım."
Uyan Türkiye'm!
Topal Molla gibi kılık kıyafet ucubesi, saç sakal kisvesiyle; senden fazla müslüman, senden fazla halkçı, senden fazla sosyalist, senden fazla milliyetçi... görünerek seni aldatan ya da aldatacak birileri her an karşına çıkabilir.
Akıllı ol!
Kimdir?
Neyin nesidir?
İyi araştır!...
İsmail YILMAZ
TEREF